Wednesday, June 28, 2006

indirim ve sindirim

her sabah oldugu gibi siradan, yuz yikamali, dis fircalamali, giyinmeli, suslenmeli, parfumlenmeli bir sabah olabilirdi, ama olmadi.
bir aciyla yatakta dogruldum, sirtimin ustunde butun gece filler parti yapmis olmali. canim yaniyor, nefes alirken birileri gogus boslugumu boguyor. oysa bosluk bogulmaz. boyle celiskili.
toplantilar kacar, deneyler bekler. gogus boslugundaki minikalp aclik ceker. hani nerde ben hasta oldugumda bana bakacak insan? yurtdisinda yasama gonullulerine ufak bir nasihat: yaninizda ufak bir anne kiti getirin. kitin icinde olmasi gerekenler:

- annenizin update edilebilir klonu.
- "anneeeeeeee uhuhuhu" seslenisinin ardindan gercek anneyi arayabilen cep telefonu.
- dugme, sokuk dikebilen, gerektiginde atesinizi olcup, ilac getirebilen, portakal sıkabilen bir robot.
- sabir.
- cikolata.


--------------------

saatler sonra editor kisi anne tarafindan gelen onerme:
"annelere bir kanat, hizla isinlayacak bir teknoloji, concorde tasimacilik sirketinde hisse verilmeli."

zira, blog'u okuyan anne uzulur. uzaktan uzaga, buz gibi msn'den anne yuregi sicakligi hissedilir, -eskiden yapildigi gibi- annenin benimkinden daha sizili gogus bosluguna bas gomulur, sanal kalp atislari duyulur. yillardir sus pus olan anne sirmarttikca simartir. (anne boyle biseydir, simartmadan sever)
dizinin ustunde uyuklayan ezop'u yataga tasir -bir cocugun yasaminin en buruk ani da budur evet-.
aile saadeti soslu, gozyasi bugulamali blog da burada artik sona erer.